Kayıtlar

2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Loading

Poligenik Kalıtım ve Mendel Kalıtım Modeli

Resim
  Beyza Gülçin Eracun - Moleküler Biyoloji ve Genetik –– Haliç Üniversitesi Poligenik Kalıtım Poligenik kalıtım bir hastalığa veya fenotipe birden fazla genin eşit miktarda etki etmesidir. Fenotip bir canlı organizmada hem dış etkenlerin hem de genetik yapısının etkisiyle oluşan dış görünümdür. Fenotipin oluşmasında, bir genin biri babadan diğeri ise anneden gelen ve genin farklı kopyaları olan allel genler etki eder. Bazen kromozom üzerinde aynı yerde bulunan allel genlerden biri ötekinin fenotipe etki etmesini önler. Ötekini baskılayan bu allel gen dominant gen olarak adlandırılır. Poligenik kalıtımda allel genler arasında dominantlıktan söz edilmez. Tüm allellerin etkilerinin toplamıyla fenotip ortaya çıkar. Ayrıca poligenik karakterler metrik yapıya sahiptirler ve ölçülebilirler. Multifaktöriyel kalıtımda organizmadaki bir fenotip veya hastalık çevresel etkenlerin ve genlerin birlikte etkisiyle ortaya çıkar. Parmak izi, parmakların uç kısmı ile son ekleminde bulunan çıkınt

TİP 1 DİYABET NEDİR ve GENETİĞİ

Resim
  Zeynep Anaz – Moleküler Biyoloji ve Genetik, Haliç Üniversitesi TİP 1 DİYABET NEDİR? Diyabet hastalığı pankreasın beta hücrelerin tahrip olması sonucu meydana gelir. Tip 1 diyabet insüline bağımlı diyabettir yani yaşam boyu insülin kullanılması gerekir. Tip 1 diyabet diyabetin genç tipidir ve çocuklukta ortaya çıkan türüdür. Çoğunlukla 20 yaşın altında ortaya çıkmaktadır. Fakat son 20 yıldır daha ileri yaşlarda meydana gelebilen LADA yani latent otoimmun erişkin diyabet tipinin görülmesinde artış gözlemlenmiştir. Tip 1 diyabet genç başlangıçlı diyabet ve insüline bağımlı diabetes mellitus (IDDM) olarak da isimlendirilmektedir. Bu rahatsızlıkta pankreasta üretilen insülin adındaki hormon, çok az üretilebildiği ya da hiç üretilemediğinden dolayı kanda bulunan glukozun enerjiye dönüşmesi amacıyla hücre içine girememektedir. Bu nedenle kanda bulunan glukoz seviyesi artmaktadır. Tip 1 diyabet gelişimi belirtilerin görülmesinden sonra kısa sürede gerçekleşir. Pankreas harabiyeti o

ŞİZOFRENİ VE GEN

  Zehra Baran Şizofreni   nedir? Şizofreni toplumun %1`ìni etkileyen nöropsikiyatrik bir bozukluktur.İnsan beyninin en ileri işlevlerini etkileyen, belirti ve bulguları çok geniş bir yelpazede yer alan, bu belirti ve bulguların hiçbirisinin patognomik sayılmayacağı ağır bir mental bozukluktur. Kısaca irade kaybı, sosyal içe çekinme, motor belirtiler ve bilişsel bozukluk gibi belirtileri olan ve bulguların eşlik ettiği kendine bakım, iş ve egitim, bağımsız yaşam gibi alanlarda ciddi işlev bozukluğu yaşanan bir hastalık sürecidir. Şizofreni   de genetik   alanında çalışmalar dört ana başlıkta toplanabilir: Ø   Aile araştırmaları Ø      İkiz araştırmaları Ø      Evlat edinme araştırmaları Ø      Moleküler genetik araştırmaları Aile araştırmaları; Şizofreni   oluşumu için en büyük risk etmenidir. 1. Derece akrabasında şizofreni olanların oranı %10 olarak tespit edilmiş, her iki ebeveynde de şizofreni olanlarda oran %48`e çıktığı gösterilmiş. İkiz araştırmaları; Tek yumurt

LENFÖDEM

  Fatıma Nilüfer Akman- Moleküler Biyoloji ve Genetik- Karadeniz Teknik Üniversitesi     Lenfatik sistem dolaşım sistemdeki fizyolojik dengenin korunmasında büyük önemi olan bir sistemdir. Bu sistemin aksamasıyla ortaya çıkan lenfödem, hastayı fizyolojik ve psikolojik olarak ciddi şekilde etkilemektedir. Bu makalede lenfatik sistem, lenfödemin türleri, lenfödeme sebep olan durumlar, lenfödem teşhisinin konulması, tedavisi ve önlenmesinden bahsedilmektedir. Lenfatik sistemin görevi kapillerlerden -en küçük kan damarlarından- doku aralıklarına kaçan sıvı ve plazmayı tekrar dolaşım sistemine döndürmektir. Lenfödem genellikle ekstremitelerde -organların veya yapıların uç kısımlarında- şişme ile kendini gösteren protein açısından zengin lenf sıvısının hücrelerarası alanda birikmesidir. Başka bir açıklamayla lenfödem, lenf drenajı -ödem azaltılması- ve kapiller filtrasyon arasındaki dengesizlik sonucu hücrelerarası alandaki sıvı ve protein miktarının artmasıdır (Ramos ve ark. 1999, NLN 2